12 Kasım 2007 Pazartesi

TOPRAK ANA İSE BABA KİM?

Kuran ilk insanın “çamurdan” yaratıldığını yazar, diğer bazı dinlerde doğadaki her canlının içerisinde bir tanrı olduğuna inanılır. Ayrıca Yunan, Çin, Mısır gibi pekçok destan ve efsanelerde de “çamurdan” oluşturulan insan heykellerine ruh, ses, nefes, v.s. verilerek insana dönüştürüldüğü söylenir.

Frigya uygarlığında ise şöyle bir hikaye vardır; efsaneye göre, Ana Tanrıça (Kibele), Attis adlı bir delikanlıya aşık olur. Attis, Ana Tanrıça'nın kendisine karşı duyduklarından habersiz, Pessinus (Ballıhisar) kralının kızıyla evlenme hazırlığındadır. Düğün yeri kurulmuş, düğüne çağrılı tüm konuklar yerini almıştır. Gözünü aşk bürüyen Ana Tanrıça, olanca görkemiyle birden düğün yerinde ortaya çıkar. Ve tanrısal gücünü kullanarak sevdiği erkek Attis'i çıldırtır. Bir anda çılgına dönen Attis, bir yandan dans eder, bir yandan da bıçağını çekerek erkeklik organını keser. Attis'in kasıklarından fışkıran kanlar toprağı sular, topraktan bitkiler fışkırır. Attis' in kendisi de ölüp bir çam ağacına dönüşür1).

Tüm bu yukarıdaki inanışların ortak bir yönü vardır, o da “çamur” dur. Toprak değil de çamur denmesinin özel bir nedeni olmalıdır çünkü çamur, toprak ve sudan oluşur yani topraksız suyun, susuz da toprağın anlamı yoktur.

Bizler de tarımla ilgilenen kişiler olarak üzerinde tarım yaptığımız araziyi toprak, hava şartlarını yani iklimi de su olarak tanımlayabiliriz. Su yağmur ve kar gibi yağışlarla, toprak ananın içine işler ve hem su hem de elementler bakımından zenginleştirir, besler ve doyurur; ayrıca yine bir iklim parametresi olan güneşiyle de vitamin verir kimyasal tepkimelere sebep olur; rüzgarıyla bitkilerin çiftleşmesine, onların hastalıklardan korunmasına yardımcı olur. Kısaca toprak ana bereket, doğurganlık demektir; bunun için ihtiyacı olanı da iklim şartları ile elde eder öyleyse diyebiliriz ki aranan baba “iklim” dir.



İklim babanın şartlarındaki herhangi bir eksiklik veya fazlalık bizim elde etmek istediğimiz ürünün verimi ve kalitesi üzerine doğrudan etkisi vardır. Bazı eksiklikler ve/ya fazlalıklar dışarıdan müdahale (gübreleme, ilaçlama, v.s.) ile giderilebilir ama takdir edersiniz ki bu durum hem doğallığı bozar hem de pek çok yanlışa sebep olabilir. Tum bu toprak ve iklim parametrelerinin şiddeti ve miktarı da hangi tohum/ fide/ fidanın ekilmesi/ dikilmesine karar vermemiz için biz çiftçilere ve çiftçi adaylarına yol gösterir2).

Genel olarak girişimcilerin ya kendi arazisi vardır ki bu durumda mahsüle (ürüne) karar verirken belirleyici çıkış noktaları toprak ve iklimdir yada belirli bir mahsüle karar vermişdir ve buna uygun toprak ve iklim özelliklerini arar. Benim durumumda ikincisi geçerliydi. Bir önceki yazımda yazdığım üzere mahsül tercihimi kiraz ve zeytinden yana kullanmıştım. Yer olarak da her iki ürün için birden avantajlı olan bölgeyi seçmeliydim. Ayrıca özellikle kirazda erkenci olarak hasat yapabilirsem daha fazla kar getireceğini öğrendim. Bu durumda adres Kemalpaşa-Armutlu / İzmir ile Bozköy/ Manisa bölgelerini gösteriyordu. Bu nedenlerle hedef ürünlerimin erkenci olarak ve ihracat edilebilecek niteliklerde yetiştirilebileceği ayrıca arazi fiyatlarının nispeten ucuz olduğu bu bölgelerdeki arazileri dolaştım.

Keşke bir yeri seçmek yeterli olsa ve istediğim yeri hemen alabilseydim ama bir de olayın parasal yönü mevcut maalesef. Arazi satın almak gerçekten zor bir iş ve çok uyanık - kurnaz olmanız da gerekiyor aksi takdirde ederinin 2 katına bile arazi alabilirsiniz. Araştırma, pazarlık ve satınalma faaliyetleri için mecburen emlakçıları kullanmak zorunda kaldım. Emlakçılar sizi çok hızlı karar vermeye zorluyorlar çünkü çıkarları bunu gerektiriyor. Eğer birkaç yer gösterdiler ve siz hala beğenmemişseniz başlıyor zorlamalar, elden kaçacağına dair sahte uyarılar.

Emlakçı camiasının en büyük eksikliklerinden biri “sadece toprak üzerine uzmanlaşmış” olan emlakçıların olmaması. Bu nedenle toprak analiziyle uğraşmanın gereksiz ve zaman kaybı olduğunu ve her toprağın size uygun olduğunu söyleyiveriyorlar. Siz de tecrübesizseniz kendinizi baskı altında hissediyor ve “tamam” diyebiliyorsunuz. Keşke devletin arşivlerinde bu bilgiler yüklü olsa ve almayı düşündüğümüz arazinin toprak analiz sonuçlarını buradan görüp yaklaşık bir karara varabilsek. Bu nedenle benim tüm girişimcilere tavsiyem önce yetiştirecekleri ürüne karar vermeleri ve sonrasında da bu ürüne uygun toprağın kimyasal içeriği, iklim şartları (sıcaklık, soğukluk, nem, rüzgar, kar, yağmur, don, dolu, v.s) ve arazi yapısını sorgulamaları ayrıca su, elektrik, işçi, makina kiralama imkanları ve ulaşım şartlarının incelenmesi gerekiyor. Bunları yaparken de eğer yeterli bilgimiz yoksa çevremizdeki güvendiğimiz kişilerden, profesyonel danışmanlardan ve/ya fidanını almayı düşündüğümüz firmalardan yardım ve destek alınabilir. Unutmamak lazım ki herkese sorup dinleyeceğiz ama son kararı her zaman kendimiz vereceğiz.

Yetiştireceğimiz ürünün kalitesi ve miktarı o kadar farklı parametrelere bağlıdır ki hiç kimse (eğer daha önceden sizin araziniz üzerinde aynı ürünü aynı iklim şartlarda yetiştirmediyse) size mutlak doğruları söyleyemez. Yapılan yatırımların sonucu, verilen kararlara ve şans faktörlerine bağlıdır. Unutmamak lazım ki herkes kendi bilgisi ve tecrübesine göre yol gösteriyor bu nedenle girişimcilere tavsiyem yanlış da olsa nihai kararın, kendileri tarafından verilmesidir.

Haftaya fidan seçimini anlatacağım.
Ürününüz bol ve kaliteli olsun...

Herkese sevgiler ve saygılar dilerim.

1) http://www.tarihsayfam.com
2) Bu konularda daha fazla detaylı bilgi edinmek isteyenlere benimle irtibata geçtiklerinde yardımcı olmaya çalışırım yada ilgili uzmanlara yönlendirebilirim. Sorular, rahatça sorulabilir zira hepimiz tarımgönüllüsüyüz. Sırası gelmişken kısaca belirteyim, maalesef Türkçe olarak yazılmış kaynaklar oldukça kısıtlı ve çoğunun da içeriğinin modası geçmiş durumda. Modern tarım yapmak isteyenler için Türkçe literatür çok yetersiz. Şimdilik sadece tecrübesi olanlara danışmak ve literatürden faydalanmak için yabancı dil bilmek gerekiyor. Ayrıca yorumlarınızı benimle paylaşırsanız burada sizlerin görüşlerini de değerlendirebiliriz.

Hiç yorum yok: